Neden Tuhaf Marka Yönetimi?

Psikologlara en çok sorulan sorulardan biri:
Sizce ben normal miyim?

Normal sözcüğünün etimolojik kökeni norm sözcüğüdür. Norm ise, sıradan, olağan, alışılagelen demek.

Yani, aslını ararsanız, normal olmak anormaldir!

Ben bu normal/anormal ilişkisinin hayatta pek çok alanda işe yaradığını düşünmüşümdür. Bana göre, normal/anormal en çok da pazarlama alanında işe yarar.

O yüzden pazarlamada çok sıradan ve alışılagelmiş olup kaybolmaktansa, bazen tuhaf olmayı bilmek ve aramak lazım. O yüzden, bu kitap da anlaşılan değil fark edilen olmak bölümüyle başlıyor.

Devamında ne mi var? :) eee bir zahmet okuyuver!
Umarım seversiniz; sevmeseniz de canınız sağ olsun :)

M. İmer Özer

Pazarlama meraklısı, kitap aşığı bir iş insanı

İmer Özer, Azerbaycan Bakü Devlet Üniversitesi Rusça Kimya Bölümünden 2003 yılında mezun olmuştur. Yüksek lisans eğitimini Bilgi Üniversitesi Pazarlama dalında tamamlamıştır. 2004 yılında Türkiye’de ürün yöneticisi olarak iş hayatına başladığı Koruma Temizlik AŞ’de, 2006 yılında satış müdürü olmuştur. 2 yıl sonra, 2008 yılında aynı kuruluşun genel müdürlüğüne getirilmiştir. Halen, bu görevle çalışmaya devam etmektedir.

Devamını oku
İzmir Tolga

Pazarlama Amerika’dan dünyaya yayılmış. Bu yüzden neredeyse bütün dünyada bu zanaatın adı “marketing”. Bizde genellikle pazarlama ile ilgili olarak kullanılan kavramlar ve jargon Amerikanca. Kimileri bunu marifet sanıyor. Bu yüzden pazarlama gibi önemli bir yönetim aracı ülkemizde hakkınca hayata geçmiyor. T.U.H.A.F. bu durumu makaraya alıyor ama yerine de doğruları koyuyor. Pazarlama aygıtını karmaşık ve anlaşılmaz tanımlardan, deyimlerden arındırıyor. Pazarlamayı, şirketleri daha kârlı daha başarılı hale getiren bir yönetim disiplini olarak bize anlatıyor. Ekonomi bilimi gibi pazarlama da sıkıcı bilimler arasında sayılır. Pazarlama, İmer Özer’in kalemiyle zihin açıcı olmakla da kalmıyor, eğlenceli bir etkinliğe dönüşüyor ve büyük bir zevkle okunuyor.

Serdar Erener

Pazarlama gurularının çoğu, piyasada canı yanmamış tuzu kurulardır. Piyasa gerçekleriyle boğuşan ve başaranların çoğu da işin teorisini kurmakla ilgilenmezler. İmer Özer, çok nadir rastlanan üçüncü bir gruptan. Yaparak öğrenmiş. Öğrendikçe başarmış. Sonra da başarısının teorisini kurmuş. Hepsini de çok genç bir yaşa sığdırmış. Onun T.U.H.A.F adını verdiği metodoloji, benim otuz beş senede keşfettiğim doğruların samimi bir dille ele alınmış özeti gibi. Şapka çıkarırım.

Ahmet Şerif İzgören

Telsiz Sevenler Derneğinin garsonluğundan büyük bir firmanın genel müdürlüğüne gelebilmeniz için ya sıkı torpiliniz olması gerekir ya da çok çalışkan ve öğrenmeye açık. İmer’in tek torpili kendisi. Ne zaman bir konuyla ilgili arayacak olsam bilirim ki çözer ve başarır. Mazeret anlatmaz, niye yapılamayacağına odaklanmaz. Her şeye “nasıl daha iyi olabilir” diye bakan ekiptendir. Bulunduğu her yere değer katar. Kitabı okurken bilin ki içerideki bilgiler gerçek ve hayattan. Bu ülkede onun çalışkanlığında ve efendiliğinde insanların artmasını ve telsizlerin daha çok sevilmesini diliyorum.

@tayfunucan

Her ne kadar işim pazarlamanın bir parçası olsa da bana göre pazarlama bilim değil yöntemdir. Siz hiç Kimya Gurusu, Matematik Gurusu ya da Kardiyoloji Gurusu duydunuz mu?
Ama piyasa pazarlama gurusu ile doludur. Bu konuda yazılan kitaplara da mesafeliyim. Hiç unutmam, o gurulardan biri hem de dünya çapında, marka olmanın 10 altın kuralı kitabında Levis’i örnek gösterip, “sadece tek ürüne odaklandı” yazmış sonra Levis zor duruma düşünce bir sonraki kitabında, Levis’i hatalı stratejiye örnek gösterip, “Marka genişlemesi yapmadı, tek bir üründe kaldı” diye de eleştirebilmişti.
Sevgili @imerozer in kitabını da bu düşünceyle elime aldım ve bir solukta yarıladım.
Hem öğretiyor, hem güldürüyor. Sahnesi iyiydi PLAT zirvesi’nden bilirim, kalemi de iyiymiş. Başka var mı bilmiyorum, çok eğlenceli sürprizlerle dolu karekodlarla da interaktif bir kitap olmuş. Okurken mecburen telefonu elden bırakamayacaksınız!
Bir de son olarak spoiler vereyim kapağa dikkat! Çözene benden kitap hediye...

Devamını Gör
@---

Sindire sindire okuyayım, not alarak gideyim diye başladığım kitabın yarısını tek seferde okudum. O kadar yalın eğlenceli ve öğretici bir kitap ki, 12 yaşında ki oğluma ilerde iyi bir iş adamı olmak istiyorsan (zengin olma hayalleri var) 😃 bu kitabı oku demeyi düşünüyorum. Elinize sağlık. Gerçekten başarılı bir kitap olmuş.
Karekodlar çok keyifli.

Devamını Gör
@sibelveilker

Kitap tavsiyesi isteyen arkadaşlarım evet çok T.U.H.A.F. bir kitap var. Altı çizilerek okunması gereken gerçek hayattan alıntılarla süslenmiş, okuması inanılmaz keyifli bir kitap Sevgili İmer Özer'in kitabı 👏👏👏 @imerozer kitabı okurken sanki karşımda konuşuyor gibiydiniz yani kitap tamamen sizdiniz. Sizden yazması bizden okuması. Kaleminize ve yüreğinize sağlık 🧿 çıktığını bu yolda başarılarınız daim olsun.
Arkadaşlarım kitaba başlamadan yapılması gereken bir takım hazırlıklar var benden söylemesi 1. Kalem 🖋 2. Telefon 📱 3. QRScanner .....# keyifli okumalar #

Devamını Gör
@ebrununkitapligi

Sabırsızlıkla beklediğime değmiş. Uzun zamandır okuduğum satır satır altını çizdiğim en donanımlı kitap. Kıymetli @imerozer bey'in markalaşma ve yönetim konusunda bilgi ve tecrübeleri muazzam. Kesinlikle okumanızı tavsiye ederim. Eğer farklılığınızı grurla taşıyamıyorsanız, sürünün bir parçası olur herkes nereye bakıyorsa oraya bakarsınız ve sonuçta tabi ki ürettiğiniz işte herkesinki gibi olur... Bir ürün ya da hizmeti benzerlerinden ayıran daha çekici ve istenir benzersiz özelliği.. Sıradan birinin korkularını yaşamak istemiyorsan sıradışı olanın bedelini ödemelisin dünden farklı hiçbir şey yapmıyor ama hayatında farklı farklı şeylerin olmasını istiyorsan işte bu mümkün değil.. Herkesin gittiği yoldan gitme; yolun ve izin ayrı olsun.. Ya 'ilk' olacaksın, ya 'en' olacaksın. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak en yaygın özelliğimiz ya açıcını değiştireceksin ya bakışını.. Piayasaya bir uluslararası marka girer bizde en kolay yolu seçerek onu taklit ederiz. Ne iş yaparsak yapalım benzerliğimiz ile değil farkımızla meydana çıkan marka olmalıyız. Dünyada insanların %1'i fikir üretir yüzde 9'u üretilen fikre yorum yapar %90'ı da onları seyredermiş. Herkesin gittiği yoldan gitme yolun ve izin ayrı olsun. Bir işin yapılamaz olduğunu düşünerek uyursan birileri o işi yaparken çıkan sesten uyanırsın. Siz kendi noktalarınızdan bir beste yapabiliyor musunuz ya da yaptırabiliyor musunuz? Eğer rakiplerinize odaklanırsanız onların birşeyler yapmasını beklemek zorunda kalırsınız. Fakat bunun yerine müşteri odaklı bir yaklaşım hedeflerseniz bu sizi bir adım öne taşıyacaktır. Çok şeyden hiçbirşey çıkmaz. Markayı marka yapan fiyatı değil konumuzdur. Bizde de var demek yerine sadece bizde var diyebileceğiniz alanlar oluşturun. Pazarlamada fark yaratanlar herkesin gördüğünü görüp kimsenin düşünemediğini düşünebilen insanlardır. Her şeyden birşey bileceksin Ama bir şeyin her şeyini bileceksin... @imerozer #tuhafmarkayönetimi

Devamını Gör
@---

Merhaba İmer bey,
Kitap hakkında birkaç şey yazmak istedim. Zira sizde kitabın sonunda size yazılmasını istemişsiniz :D. Öncelikle elinize sağlık. Kitap malumunuz pazarlama ile ilgili, ancak sizin de kitapta belirttiğiniz gibi dışarıdan pazarlama deyince sıkıcı olarak algılanabilir. Bir çok farklı grafikler, eğriler, matrisler, teknikler falan... Ancak hiç ama hiç alakası yok. Bir kere pazarlamayı hiç sıkmadan, konu başlarında gayet ana fikir ve mesajları vererek anlatmışsınız. Ayrıca kitabın en güzel yanlarından birisi; bir çok çeşitli ve gerçekten güzel örnekleri içermesi ve ayrıca farklı bilgileri de içermesi. Mesela hemen söyleyebileceğim jakuzinin kelime anlamı, GAZİ firmasının İspanyol menşeili olması (Ben Alman zannediyordum :D:D:D) veya meltem ve fırtınanın İtalyanca kökenli olması ancak bizdeki anlamlarının, orijinal dilinde ve kullanımından tam tersi anlamlar içermesi gibi.
Velhasıl inşallah böyle, hiç sıkmayan, farklı bilgiler veren kitaplar yazarsınız.
İyi çalışmalar...

Devamını Gör
@Tülay Üstündağ

Sevgili İmer,
Bu sabah T.U.H.A.F. Marka Yönetimi kitabın elime geçti. Akşama doğru elime aldım ve bitirdim.
Pek çok kez kendi kendime gülümseyerek okumamı sağladığın için teşekkür ederim. Bize, bizi ve bizim dilimizce ne içten anlatmışsın...
Sayfalarda anlaşılır ve zengin örnekler buldum. Sunulan içerik, gereksinim duyanlar için önemli bir eksiği tamamlayacaktır diye düşündüm. Aklın ve yüreğin ışıldasın.
T.U.H.A.F. Marka Yönetimi’nin okurları bol, baskıları çok ve ömrü uzun olsun.

Devamını Gör
Abidin ÇAVUŞOĞLU

“Bir sürü fikir vardır; eksik olan bu fikirleri gerçekleştirme arzusudur.” Seth Godin

İnsanın karşısına bazen çok geç çıkar dost diyebileceği insanlar. Bir sürü arkadaş ediniriz de bu hayatta dost dediklerimiz bir elin hadi bilemedin iki elin parmaklarını geçmez.

Bunlardan biridir benim için İmer Özer. Geç tanıdım ancak kısa sürede aramızda zıt kutupların çekim gücü olduğunu fark ettik. Birbirimizi ön koşulsuz rahatlıkla arayabilir ne istiyorsak rahatlıkla paylaşabiliriz hatta eleştirebiliriz. Birbirimizden hiç gocunmayız. Eminim yıllarca görüşmesek ve bir gün birimizden biri arayıp alo dese sanki en son daha dün görüşmüşüz gibi kaldığımız yerden devam edebiliriz.

Harbi insandır İmer, lafını sakınmaz doğrusundan şaşmaz. O yüzden zordur da hani. Ne zaman pimini çekeceğinizi de iyi hesap etmelisiniz. Dostta bu değil midir zaten? Dostum diye yanlışını yüzüne vuramıyorsanız o dost değil tanıdık veya en fazla arada sohbet ettiğiniz biridir.

Güzel insandır İmer. Başkasının derdiyle de dertlenmeyi sever. Derdi olanı darda bırakmamak için çözüm bulana kadar uğraşır.

Bu güzel insanın bir sürü fikrini dinledim tanıdığım günden beri. Bunlardan bir tanesi de kitap yazma fikriydi. Hoş bende de var bu fikir ancak sanırım henüz bunu gerçekleştirme arzusunu edinemedim.

Sevgili dostum geçen hafta bu arzusunu gerçekleştirdi ve umuyorum devamı da gelecek olan ilk kitabı Elma Yayınevinden çıkıverdi. Henüz sıcacık fırından yeni çıkmış gibi tazecikken alıp okumamak olmazdı zaten. Hızlı hızı ilk tur ve sonrasında da daha yavaş bir tur derken baktım iki kere okumuşum kitabı.

Yukarı da yazmayı unuttum İmer tuhaf bi adamdır aynı zamanda. Kitabın adını T.U.H.A.F Marka Yönetimi koymasına da bu sebeple şaşırmadım 😊

Kitap bizi güzel bir sürprizle karşılıyor. Sürprizi bozmamak için yazmayacağım ancak küçük kızım kitabı görür görmez sürprizi keşfetti bunu da bilin. Zor değil çözmeniz.

Kolay okunur bir kitap olmuş. Adımız çıkmış ya hani Türk milleti okumaz diye. Bunu isteyen rahat rahat okur. Birkaç sayfa okudukça kısa bir mola verip sizi düşünmeye sevk edecek siyah sayfalar üzerine yazılmış sözleri ben çok sevdim.

Klasik bir marka yönetimi kitabı yazmamış İmer Özer. Ağır ve ağdalı cümleler veya teknik terimleri ise hiç kullanmamış. Hatta zaman zaman bunlarla dalga geçmiş bile diyebiliriz.

Sizinle sohbet eder gibi içten bir yazım dili kullanmış. Karşısında sevdiği biri varmış gibi sıcacık ve doğal bir anlatımla. Aralara kattığı hikayeler ise hem öğretici hem de eğlendirici. Sıkılmadan okuyacağınıza garanti veririm. Tam sıkılacağım derken güzel bi hikaye başlıyor. Hikaye bitti ne var acaba derken yaşanmış bir marka öyküsüyle devam ediyor kitap.

Kitap normal vatandaştan ziyade satışla ilgilenen zevat için önem arz ediyor. Tabii ki herkes alıp okuyabilir ve marka, satış, ürün geliştirme konularında fikir edinebilir. Benim söylemek istediğim bu kitabı markayla, ürünle ve bizzat satışla ilgilenen herkesin mutlaka okuması yönünde.

Okurken zaman zaman dejavu yaşadım desem yeridir. Sanki kendim yazmışım veya benim düşüncelerimin kelimelere dökülmüş haliyle karşılaştım. Benim yıllardır tedarikçi firmalarımızın güzide temsilcilerine anlatmaya çalıştığımı (işine gelen anlıyor tabii) sevgili İmer gayet net yazmış:

- Satınalmacılar satın almaz, seçer. Yani satınalmacıların işi anlamaya çalışmak değil! Seçmek. Bunun için de fark etmeleri gerekiyor. Tıpkı bizim de bunu fark etmemiz gerektiği gibi.
veya
- Türkiye’de satınalmacıların en çok duyduğu cümle: “Bizde de var”. Ben de diyorum ki “Bizde de var” demek yerine, sadece “Bizde var” diyebileceğiniz alanlar oluşturun.
veya
- İnsanlara ürünlerinizle giderseniz sizin satıcı olduğunuzu düşünürler, onların problemlerine çözümlerinizle giderseniz sizin değerli bir kaynak olduğunuzu düşünürler ve size hep müracaat etmek isterler.

İmer Özer’in nefis anlatımıyla bunun gibi nice özlü söz olabilecek altı çizilecek cümleyi siz de okuduğunuzda bulacaksınız. Şimdiden keyifli okumalar diliyorum bu yolculuğa çıkmak isteyenlere.

Yazıyı bitirirken yıllardır satış temsilcilerine söylemekten bıkmadığım bir cümleyi paylaşmadan geçmek istemiyorum. Bu sözü belki başkaları da söylemiş olabilir ancak benim kulaklarım ilk kendi ağzımdan duyduğu için benim diyebiliyorum 😊

“Ben satıcının benim ihtiyacımı benden önce tespit edebilenini severim.”

Devamını Gör
Serdar Çakır

Merhaba İmer Bey;

Facebookta gördükten sonra kitabınızı İnternet üzerinden sipariş ederek aldım. Cuma akşamı elime geçti. Pazar iftardan beş dakika önce bitirdim.

Öncelikle oldukça akıcı farklı bir üslup kullandığınızı ifade etmek isterim. Kitabı sohbet havasında konferans dinliyormuş gibi okudum.

Kare kod uygulaması harika olmuş. Anlatılanların videolar ile desteklenmesi ile daha akılda kalıcı, dikkat çekici hal almış. Ayrıca videolar çok güzel seçilmiş. Giriş kapağındaki kare kodun sade sembolik olduğunu düşünmüştüm. Deneyince girişimciliğin ironisi olan Şener Şen'in videosu ve yazarın kitabı özetleyen konuşması oldukça etkili.

Marka yönetimi ve pazarlama sektöründe olanlar için farkındalık oluşturacak, yön gösterici bir kitap olmuş.

Bundan sonraki kitabınızı sabırsızlıkla bekliyor olacağım.

Devamını Gör
Ertuhi

Merhaba İmer Bey,

Kitabınızı okudum, profesyonel yaşamın içinde çok az kitaba başlayıp bitirebiliyorum. Sizin kitabınıza bayıldım gerçekten ve daha başından yararlı olduğunu hissettiğim için sonuna kadar sıkıntı yaşamadan bitirebildim.Gerek akıcı dili, gerekse can alıcı noktaları örneklerle çok iyi açıklamışsınız.Mevcut firmamda 2 senedir bir marka oluşturmak için didinen bir ekibin üyesiyim. Bir marka oluşturmanın ne kadar zor olduğunu,bu konudan hiç anlamayan biri olarak hepsinin yaşayarak gözlemlemiş birisiyim. Emeğiniz için tekrar teşekkür ederim.

Sağlıcakla kalın,

Devamını Gör
Lara Eram

İmer bey selamlar,

Kitabınızı okudum, ve çok beğendim.

Çok fazla sektörel kitap okuyorum. Sizinkinin sohbet havasında oluşu ve tercih ettiğiniz örnekler; diğerlerinden ayrıştırdı :)

Sevgiler,

Devamını Gör
Ezgi Genç

Sayın İmer Özer Bey,

Ben, kitabınızı yaklaşık bir saat önce bitirmiş bir okurunuz olan Ezgi Genç. Umarım sağlığınız ve keyfiniz yerindedir. Ve umarım geri bildirimim ile daha da keyiflerinizsiniz. Birkaç hafta önce farklı tasarımıyla dikkatimi çeken Miss bulaşık deterjanını elime alınca vay be, görünüşte basit ama o kadar şık ve kullanışlı ki kim ise bunu hayata geçiren helal olsun dedim. Tabii asla kim üretmiş, kim tasarlamış araştırmadım. Ama hayat işte; birkaç gün önce çalıştığım şirkette gözüme ilişen kitabınızı okuyunca önüme düşmüş gibi oldu, eve gidince bir kez daha inceledim deterjanı. Nerden baksam kullanıcı dostu... Kitabınızı ise bir çırpıda, zevkle okudum. Ne yalan söyleyeyim biraz üzüldüm çünkü yarın uzun bir yolculuğa çıkıyorum keşke o yolculuğa saklasaymışım bu kitabı dedim. Kitapta belki şirketlerin, ürünlerin marka yönetiminden bahsediliyordu ama ben bir birey olarak da bireysel markamı oluştururken Ezgi Genç'in ne yapması gerektiğini ve nasıl fark eden/ fark edilen olması gerektiğini düşündüm. Benim için merak tohumu oldu kitabınız. Daha fazlasını öğrenmek ve bakış açımı genişletmek istiyorum. Elinize emeğinize sağlık. Bu vesile ile sizi tanımış olmak benim için bir zevkti.

Saygılarımla

EZGİ GENÇ

Devamını Gör
Erkan UZUN

Adım Erkan UZUN ben İzmir de Förbix Markası ile Temizlik ürünleri imalatı yapan mütevazı bir şirketin sahibiyim. Masamın üstünde İKMİB ‘den gelen bir gönderiniz var dedi yardımcım. Elime alıp şöyle dışını inceledim sonra masanın üstüne attım kitap okuma alışkanlığı olmayan biri olarak. Çünkü daha önce hayatımda farklı zamanlarda arklı kitaplar edindim. tavsiye üzerine Roman, hikaye, şiir kitapları elime aldım. Ama 20. Sayfadan öteye gidemedim bıraktım. Bırak kitabın içeriğinden bir şey öğrenmeyi 3 sat sonra biri sorsa okuduğum kitabın yazarı kim onun adını bile anımsamam. Şimdiden sizden öğrendiklerimi size satmaya başlıyorum. Kitaplara olan ilgisizliğimin tanımını kısaca anlattıktan sonra masanın üzerine attığım sizin kitabınızdan bahsetmek istiyorum. İçeriğinde ihracatla ilgili veriler, yapılması gerekenlerle ilgili bir şey mi var diye şöyle kapağını açtım. Açış o açış 3 saat sonra kendimi 100. Sayfada buldum. Okudukça okuyasım geldi. Hayatımda bir şeye bu kadar odaklandığım başka bir şey yoktur. O anda tuvalet ara vermeme neden oldu acele acele davranıp sanki çok sevdiğim bir dizinin çok önemli bir yerinde reklam arasından sonraki sahneyi kaçırmamam duygusu gibi bir şey. Ama dönüşte bir baktım geriye sadece 70 sayfa kalmış ve bunun gerisini yarına bırakıcam hemen bitmesin bu öğretici ve gülümseten macera diyerekten ertesi gün açmak üzere kapattım kitabı ve o gün okuduğum 100 sayfadan öğrendiğim çok değerli bilgileri evde eşime ve akşam evimize ailece gelen misafirimize anlatmaya başladım ve hatta başarının, farklı olmanın yollarını anlattığınız o güzel bilgileri birde anektodlar ve gülümseten masal havasındaki örnekleride sohbet esnasında arada patlatınca gülüşler hatta kahkahalar gecemize farklı bir neşe kattı. İnanın teşekkür mahiyetinde size yazacağım o kadar çok şey var ki belki kitabınızın sayfaları kadar olurdu. Ancak sizi sıkmamak adına bu kadar özetleyebildim. Bu öğretici yol gösterici bir o kadara eğlenceli kitabınız için ne kadar teşekkür etsem azdır. Farkındalığı vurguladığınız ve bu kitapta gerçekten büyük fark yaratmışsınız.

Artık sıkı bir okuyucunuz olarak yeni kitabınızı bekler saygılarımı sunarım.

Devamını Gör
Ramiz Hamidov

İyi günler İmer bey,

“TUHAF MARKA YÖNETİMİ” kitabınızı an itibari ile birkaç saat de okuyup bitirdim. Çok güzel kitap yazmışsınız ve anlattığınız hikayelerin verdiği manalar çok etkileyici. Tecrübe ve fikirlerinizi paylaştığınız için teşekkür ediyorum.

Ben E-TİCARET ile uğraşıyorum ve yüksek lisans öğrencisiyim. İmer bey, benim sıfır ürün fikirlerim var. Kitapda da bahsi ettiğiniz gibi bu ürünler ve bu site en önemli soru olan “SORUN ÇÖZÜYORMU?” ve “FARKLILAŞTIRIYORMU?” sorularına fazlası ile cevap veriyor. Gece 03:55 de kitap bittikten sonra nedense sizden fikir almak düşüncesi geldi aklıma. Rahatsız ettiysem kusura bakmayın.

Saygılar

Devamını Gör
Sema Özgönül

Merhaba İmer Bey, Ben Sema ÖZGÖNÜL. Endüstri mühendisliği son sınıf öğrencisiyim, yazmış olduğunuz kitabınızı bu sabah otobüsteyken bitirebildim. İnsanı yormayıp aksine tebessüm etiren örneklerinizle, gerçekten belki ufak görünen fakat etkisinin bir o kadar büyük olduğunu hissettiğim şeyler öğrendim. Yıllarınızın tecrübesini yaratırken size yardımcı olacak başlıkları, kitapları öğrenmeyi çok isterim. Eğer mesajıma dönecek olursanız ki çok sevinirim, pazarlama stratejileri konusunda bilgi birikiminizden nice başka kitaplarınızda da yararlanmak dileğiyle.

Sevi ve saygılarımla.

Devamını Gör
Hüseyin Kırkgeçit

Merhaba Sn. İmer.

Kitabınızı Sn. Ahmet Şerif İzgören'in izlediğim bir tanıtım videosunda gördüm. Biraz alakayla araştırmanın ardından kitabınızı gülerek, eğlenerek ve samimiyetle okumanın keyfini yaşadım. Teşekkür ederim.

Saygılarımla. Hüseyin Kırkgeçit

Devamını Gör
Zeyneb Kılıçlar

Merhaba,

Kitabınız ihracatçılar birliği vesilesiyle elime ulaştı. Başladım ve bitti, sürekli bir tebessümle keyif alarak okudum, çok sevdim. Pazarlama ile ilgili değilim çok okurum merak ederim kitap elime geçince es geçmedim iyi ki de geçmemişim. Kitabınızı sadece şirketler, pazarlamacılar değil bence herkes okumalı. Pandemi bana da yeni hobiler kazandırdı kitabınız ışığında ben de el emeklerimle tuhaf olmaya karar verdim. Başarılarınızın devamını dilerim, sevgiler.

Devamını Gör
Atilla Akın

Plat Özel Markalı Ürünler Sanayicileri ve Tedarikçileri Derneği Yn. Krl. Bşk Sevgili İmer Özer’in yeni yayınlanan T.U.H.A.F MARKA YÖNETİMİ kitabını büyük bir zevkle okudum. Yaşam deneyimini ve sektör örneklerini samimi, akıcı bir dille, mizah katarak bizlere iletmiş ve ufuk açmış. Okumanızı öneririm.

Devamını Gör
Ersan Altıok

Tuhaf - Marka Yönetimi isimli kitabınızı yeni bitirdim ve bir solukta okudum. İzgören de ve elma yayınevi sayfalarında görüp almıştım. Öncelikle sade, yalın, anlaşılır (conconca olmayan:) ) bir dilden ötürü teşekkür ederim. Kare barkodlu örneklemeler tam yerinde ve yaratıcı.

Teşekkür eder yeni yazacağınız kitaplarınızı beklerim.

Devamını Gör
Faruk Giray

Merhaba İmer bey ,

Dün akşam bir çırpıda zahmet edip bana gönderdiğiniz Tuhaf marka yönetimi kitabınızı okudum. Öncelikle elinize sağlık , benim için çok keyifli , öğretici , düşündürücü ve ders çıkartıcı oldu. Kitabınızı özellikle başta Pazarlama , kategori ve satınalma ekipleri olsun birçok birim için satın alıp dağıtacağım.

Sağlıklı günler dilerim.

Devamını Gör
Ömer F. Çelik

İmer bey merhaba,

Öncelikle yazmış olduğunuz kitap için sizlere çok teşekkür ederim. Hayatım boyunca "birşeyler yapmam lazım" dedim dedim dedim de dedim... Her neyse... Kitabınıza bugün başladım şuan yarısına geldim sayılır. Kitap bitmeden mail atmak çok doğru değildir ama kitap bitmeden aklıma bir fikir geldi fikir gelince dayanamadım yazayım dedim. Emeğinize sağlık. Kendinizi, derdinizi anlatmak için illa edebiyatçı olmanıza gerek olmadığını, imla kurallarından ziyade hayatın etik kurallarına bağlı olmanın önemini anladım. Rabbim gönlünüze göre versin. Yolunuz açık olsun.

Devamını Gör
Hakan KOCAMAN

İmer Bey merhaba.

Kitabınızı henüz bitirdim. Eseriniz, marka oluşturma ve markanın önemi hakkında çok değerli bilgiler içeriyor. Belki birçoğumuzun okuyarak ya da tecrübe ederek uyguladığımız yöntemleri ya da bugüne değin hiç haberimiz olmayanları, yaşanmışlıkları ile birlikte bizlere aktardığınız için ayrıca teşekkür ederim. Özellikle karekod ile örneklendirme yöntemini oldukça özgün bulduğumu ifade edebilirim. Ayrıca gündelik yaşam ve sosyal alanda yapmış olduğunuz tespitlerden dolayı gönülden tebrik ederim. Ayrıca kitabın sayfasında yer alan karekod tasarımının da aslında bir içeriğe yönlendirilmiş olması tasarımın da ötesine geçmiş doğrusu.

Bir gün doğrudan tanışmak temennisi ile kendinize iyi bakın…

Devamını Gör
Yeşim Yüce

İmer bey merhaba, kitabı şimdi bitirdim. iki gün önce marketten aldım, kitabı okumadım adeta iletişim kurduk öyle güzel akışkan bir dil ve karekodlu iletişim ki hayranlık duydum ... çok faydalandım , devamını talep ediyorum, sizi tebrik ediyor ve başarılarınızın devamını diliyorum , iyi çalışmalar iyi günler.

Devamını Gör
Fundagül Demir

Merhabalar,

Öncelikle gerçekten itiraf edeyim 2 çocuklu bir anne olarak canlı ders, ödev, yemek vs derken kitabınıza bugün başlayabildim ama bir solukta okudum bitti. O kadar keyifli ve yalın bir dil kullanmışsınız ki çok keyif alarak okudum.Aslında çoğumuzun bildiği hikayelerle donatılmış ama pazarlama gerçekliğine o kadar güzel bağlamışsınız ki okurken yüzünde gülümsemeler oluştu hatta oğlum "Anne kitap komik mi? “ diye sordu. Aslında işim gereği ben satış kanalındayım 18 yıldır ilaç sektöründe çalışıyorum bizim satışa giden yolda kullanacağımız argümanları bize hazır sunan bir pazarlama departmanımız var ancak sıcak satış yapmadığımız için ürünümüzü bire bir hekime saha kadrosu tanıttığı için pazarlama işi yapıyormuşuz gibi görünmekte o yüzden kendimi ve ekibimi sahada rakipleri nasıl algılamamız gerektiğini anlamak, rakipten farklı neyi yapabiliriz sorusuna cevap aramak için genelde Elma Yayınevi'nin kitaplarını çok severim iş dünyası için güzel yayınları var. O yüzden sizin emeğiniz olan bu kitabı da çok beğendim edindiğim çok bilgi oldu belki marka çıkartacak tarafta değilim ama ilacımı diğer markalardan daha farklı olarak nasıl pazarlayabilirim onu gördüm, eğitimlerimiz hep sorulur "Doktor mu çok konuşmalı mümessiller mi?" diye cevap belli aslında tabiki doktor ama yapılan bir hata var işte bizde hep mümessiller konuşur anlatır bla bla bla,sormaz, sorarsa cevap veremez, rakibi niye tercih ediyor değil beni neden tercih etmiyoru aramaz daha pek çok şey var aslında yazacak ama uzatmak istemiyorum. Bu arada ben Adana Kozanlıyım çocukken daha sık giderdik memlekete kulaklarımda çınlar hala o ses sokakta tezgahta satarlardı açık çamaşır suyunu adam bağırır hipooooo geldi hanımlar hypooooo :) Memleketimde duydum 10 yaşlarındaydım sanırım benim için Hypo o kadardan ibaretti oysa, Domestos kullanırdım hep sizden sonra Hypo kullanıcam bir boşluk varmış demek ki!

#bendenyazması...
Hoşçakalın, sağlıkla kalın.

Devamını Gör
#bendenyazmasi

Ünlü bir aktör, eşini öldürmekle suçlanıyordu. Aktörün tüm dünyaya yayılan şöhreti sebebiyle herkesin gözü bu davanın üzerindeydi. Adam, servetini kullanarak en iyi savunma avukatını tutmuştu. Aktörün eşinin cesedi hala bulunamadığı için hakim üzerinde makul bir şüphe uyandırabilirse kazanma şansının yüksek olduğunu biliyordu. Mahkeme günü geldi ve avukat kapanış konuşmasına geçti.

Devamını oku

Sıcak bir yaz gününde 12 yaşlarında bir çocuk bir pastaneye gidip, boş bulduğu masaya oturmuştu. Çocuk gelen garsona “Bir kap ekstra çikolata soslu dondurma ne kadar?” diye sordu. Garson, ”10 lira” diye cevap verdi. Çocuk cebindeki bozuk paraları çıkarıp saymaya başladı ve mahçup bir ifadeyle; “Peki sos olmadan alırsam, sade dondurma kaç para?”diye yeni bir soru sordu. Pastanede sipariş vermeyi bekleyen...

Devamını oku

Anne deve ve yavrusu bir ağacın altında uzanmış dinleniyorlardı. Yavru deve merakla annesine sordu: ”Anne, develerin niye hörgüçleri var?” Annesi cevap verdi: ”Develer çöl hayvanı oldukları için hörgüçlerinde gerekli olan suyu depolarlar ve kurak çöllerde yaşamlarına devam edebilirler..” diye açıkladı. Yavru deve “Peki, o zaman neden uzun bacaklarımız var?” Annesi kendinden emin...

Devamını oku

Serüvene Ortal Ol

Sizde okuduğunuz veya karşılaştığınız tuhaf pazarlama hikayelerini bana gönderin.
Sonraki kitaplarımda serüvenime ortak olun.

@imerozer #bendenyazması
Diğer gönderileri göster
#bendenanlatması
Podcast Serisi #bendenanlatmasi Çok Yakında

Pazarlama, marka, yönetim gibi konuların tartışıldığı #bendenanlatmasi podcast serisi çok yakında başlıyor. Kaçırmamak için instagramdan takip et!

Video Serisi #bendenanlatmasi Çok Yakında

Pazarlama, marka, yönetim gibi konuların tartışıldığı #bendenanlatmasi podcast serisi çok yakında başlıyor. Kaçırmamak için instagramdan takip et!